Bölüm 8/ cumartsei Aizawa ile evde

Background color
Font
Font size
Line height

Todoroki: Senden hoşlanıyorum.

Yuu:Sen ne yapıyosun?
(Bunuları aynı anda söylediler)

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Saat sekizdi ama dün iki kişide bana beni sevdiklerini söyledi. Lan bunu abimler de duydu. Doğrulup oturdum yatakta. Dün hiç bir şey söylemeden de evden çıkmıştım. Çok ayıp ettim. Aman neyse. Kalkıp odamdan çıktığımda Aizawa Sensei de odama doğru geliyordu. "Yuu kalkmışsın hadi üstüne dolaptaki koşu kıyafetlerini giy de sabah koşusu yapalım." "Peki siz Sensei siz ne giyeceksiniz?" "Ben bakıcam. Git giyin."

(Önce lavaboya girdi.)

Odama gidip dolabı açtığımda daha önce gördüğüm ama kullanmadığım giysiler olduğunu fark ettim. Gidip giydim tam olmuştu.

Bu güzeldi beğendim ondan aldım :)

Giyinip çıktığımda Aizawa Sensei de giyinmişti. Üstünde siyah eşofman ve siyah dar bir tişört vardı. İçimden bu kadar kaslımıydı diye geçirdim. "Tam olmuş hadi gel koşuya."

(Baya koşarlar devam ediyorlar)

"Siz-nasıl-bu-kadar-koşuyorsunuz?" "Pro hero ve aynı zamanda öğretmen olan biri böyle koşamıyorsa işini bırakmalı." Güldüm. Koşmaya devam ettiğimizde bir parka geldik. "Sensei-" "Sen otur şurdaki marketten su alayım." Banka kendimi bıraktım. O o Todoroki mi? Burda ne işi var? Kalkıp yanına gittim. "Yuu merhaba. Nasılsın?" Çekinmiş ve utanmış gözüküyordu. "İyiyim sen nasılsın?" "Eh işte nasıl olsun dün birşey oldu sandım. Hem Bakugou bana herşeyi anlattı. Şey o da sana açılmış ve be-" "O benim kankam. Aramızda ciddi birşey yok." "T-tamam." "Bunu kafana sok hem ben birkaç gün kadar önce Bakugou'ya bir sırrımı söyledim yani ondan hoşlanmıyorum." "O sırı duymamda bir sakınca var mı acaba?" Yoktu zaten yalandı. Abimlerde bilgi verene kadar okuldaydım. "Seni beğendiğimi söyledim. Başka birşey söylemedim." Durdu.

Todoroki'nin ağzından
Utancımdan yerin dibine girmiştim. Bana beni beğendiğini söylemişti. Mutlu olmuştum. Hislerimiz karşılıklıydı ama acaba babam ya da ablam ya da abim bu işe ne der neyse onlar bana karışamaz. "Yani şimdi biz sevgili mi olduk?"

Yuu'nun ağzından
"Evet olduk sevgili. Erkek arkadaşım oldun sen. Ben de senin kız arkadaşın oldum." Artık bir erkek arkadaşım vardı. "Bakıyorum aranız düzelmiş."

Yuu:Sensei

Todoroki:Sensei
(Aynı anda)

"Evet Sensei düzelttik. Bu arada Todoroki sen burda ne yapıyorsun?" "Ben normalde buraya çok gelirim bugün de çıktım. Karşılaştık tesadüfen." Kafamı salladım. "O zaman (kulağına eğilir) görüşürüz sevgilim." Omzuna iki kere pat pat yapıp koşmaya devam ettim.

(Koşmaya devam ederler ve eve gelirler)

"Evet kahvaltı vakti çooook acıktım." "Yemeği sen yapacaksın çünkü bir toplantım var yarım saat sonra başlayacak. Okula gideceğim demek oluyo sen istediğini çağır ev telefonunu kullanarak." Kafamı sallayıp dolabı açtım. "Peki. Size de hazırlayayım mı?" "Olur duşa girip geliyorum. Bu arada akşam film izliyoruz unutmadığımı belirtmek isterim." Kafamı sallayıp gülümsedim.

(Omlet yaptı.)

"Yanına birşey içmek ister misiniz acaba?" "Bitki çayı olabilir paketler dolabın üstündeki yerde." Aizawa Sensei aşağı inerken isteğini söylemişti. Gidip dolabı açtım. Ve uzanıp aldım. "Sensei hangisi yeşil çay mı yoksa şeftalili mi?" "Şeftali olabilir?" Kettle a (internette böyle çıktı) su koyup fişe taktım.

Tabakları masaya bırakıp chopstickleri çıkardım. "Hazırrr." Aizawa Sensei gelip oturdu. "Güzel olmuş." Üstünde takım elbisesi vardı. Herhalde açıklama yapacaklardı toplantıdan sonra.

(Yerler)

"Yuu ben gidiyorum." "Tamam Sensei." Çıktı. Oturup biraz televizyona baktım. Hiç bir şey yoktu. Kalkıp yatağıma uzandım ve öylece yastığımla bakıştım. Sonra aklıma abilerimi arayabileceğim geldi.  Koşa koşa aşağı inip abim1 in numarasını tuşladım. Hemen açtı. "Ya sen gerizekalı. Neden gidip o çocukla sevgili oldun hem hani 18yaşına kadar erkek arkadaş yoktu. Herkes sinirden kafayı yedi." Öylece kala kalmıştım. Abim1 kafayı yemişti resmen. "Özür dilerim abi1. Ama ben düşündüm ki eğer biriyle çok yakın olursam daha çok bilgi alırım." "Bekle Yuu." Adımları buraya kadar geliyordu.

Yazarın ağzından

Dabi odasına girip kapıyı kapadı. "Ya Yuu o benim erkek kardeşim. Sana sonra söylemeyi düşündüm ama yakınlaşınca söylemekte geç kaldığımı düşündüm." Yuu ise içinden çıkmaya başladığı çocuğun nasıl abisinin erkek kardeşi olduğunu düşünüyordu. Garip bir duygu ve ilişki içindeydi ama bunu devam ettirebilecek mi bilmiyordu. "Sen evden mi kaçtın?" "Sana sonra detaylı bir şekilde anlatırım öf boşver. Sadece dikkatli ol." "Tamam seni seviyorum abi1." Bu arda Shiggy ye söyle onu öptüm."
"Ben de seni söylerim."

Yuu'nun ağzından
Abim Todoroki'nin abisiyse. Tanrım Endeavour'un oğlu. Yani abim şimdi bir numaralı pro heronun oğlu en büyük oğlu olmalı. Nası ya?
Timeskip

"Ben geldim. Aizawa Sensei ayakkabılarını çıkarıp kendini koltuğa bıraktı. "İyi misiniz?" Kafasını salladı. "Başımı şişirdiler. Saçma bir toplantı ve sizlere de söylenmeyecekmiş yani kimseye söyleme." "Tabi... Sensei."

(Baya bir dakika sonra)

"Artık film izleyebiliriz Yuu." "T-tabi Sensei." Gidip bir film açtı ve izlemeye başladık.

Bitti ben iki gün ara istedim ama baya uzadı soryy telafi amaçlı duvar kağıdı bırakıyom


You are reading the story above: TeenFic.Net