YÜREK SEVDA

YÜREK SEVDA

2,255 94 40

"Yolun ay yıldızlı bayrağımızın ışığı ile aydınlansın, kızılcığım." Bunlar babamın son sözleriydi. Gözlerimden sicim gibi yaşlar yanağımdan aşağıya usulca akarken titreyen ellerime baktım. Ellerim kan içindeydi.Onların kanı...Anne ve babamın kanı...Bedenimi bir titreme krizi esir alırken anneme doğru eğildim. Henüz üniformalarını bile çıkartamamışlardı. İkisinin de yeşil kamuflajları kan lekeleri ile kaplıydı."Anne," Dedim çatallı, kuru bir sesle. Ardından gözlerim babama döndü. "Baba..."Bu gerçek değildi. Gerçek olamazdı. Gerçek olmamalıydı."Ambulansı aradım, gelecek! Beni bırakmayın, ne olur!" Annem, son kalan gücü ile zorlukla elimi tuttu. "Kızım..." Acı çekerek döküldü bu kelime onun dudaklarından. "Biz... Biz seni çok seviyoruz... Unutma..." Başımı annemin göğsüne yasladım ve hıçkırıklarımı serbest bıraktım."Anne, baba... ben sizsiz yapamam. Yaşayamam..." Hıçkırıklarım artarken annemin nabzı yavaşlıyordu."Vatan için can feda. Bu... Bu ölüm değil, kızılcığım. Bu şereftir."Onlar benim annemle babamdı.Benim savaşçı ailemdi. Türk Askerleri'ydi.Ailemi benden alan o kansızlardan nefret ettim.Beni on iki yaşımda kimsesiz bırakan o hainlerden nefret ettim.Sen kimsesiz değilsin, Asel. Diye bağırdı içimden bir ses. Ailen bu aziz vatan için şehit oldu. Göklerde süzülen Al Bayrak, onların kanıyla bugün yeniden yıkandı. Tıpkı bu topraklar için şehit düşen her asker gibi. Sen kimsesiz değilsin Asel, şehitler kimsesiz değildir. Şehitler kimsesiz değildir.Vatan kimsesiz değildir.Ben kimsesiz değildim.Şehit kanına bulanan Al Bayrak benimleydi.Anne ve babamın uğruna şehit olduğu bu aziz vatan benimleydi. Çöktüğüm yerden kalktığımda elime odamda, yatağımın baş ucunda asılı olan Türk Bayrağı'nı aldım. Evimizin balkonuna çıktım. Gözlerimden akan yaşlara rağmen o bayrağı gururla ba…

Pembe elmas

Pembe elmas

331 52 15

Defne, saklı bir krallığın küçük prensesi bir davetsiz misafir sonucu ortalık karıştı ve çok katliyam yaşandı acaba defne normal şehre gidip katilden intikam alabilecek mi?…

İnancını Kaybetme (Drarry FanFiction)

İnancını Kaybetme (Drarry FanFiction)

156,442 11,304 58

Draco Malfoy nihayet büyücülük okulu için yeterli olduğunu kanıtlamıştı. Babası artık onu hor göremezdi. Tabii eğer okulda başarılı olur, kendine düzgün safkan bir kız bulabilirse. Draco'nunsa bambaşka planları vardı... Harry Potter ailesini kaybettiğinden beri Dursleylerle yaşıyordu. Eh, bu ortamda bir şeylere inanmak veya umut etmek çok anlamlı değildi. Ne de olsa merdiven altında küçük bir odada yaşıyordu. Ama bir gün onun adına gelen gizemli bir mektup her şeyi değiştirecekti. Büyücü olmanın dışında, Harry onu bekleyen süprizlerden haberdar değildi. ................................................................................................................................ Cover By: Scientistmuffin…

ʏüᴢʙᴀşɪ ᴛᴀᴍᴜ (Askıda)

ʏüᴢʙᴀşɪ ᴛᴀᴍᴜ (Askıda)

3,441 196 12

"1" İnsan doğar, yaşar ve ölür."2" Bazı insanlar yaşarken ölür."3" Bazıları ise başkaları yaşayabilsin diye ölür."4" Karşımda şınav pozisyonunda olan alplerimde gözümü gezdirdim Hepsi birbirinden cesur birbirinden deli birbirinden gözü kara olan alplerim. "5" Onlar başkaları rahat nefes alsın, huzurla başlarını yastığa koysunlar diye canlarını ortaya koyanlar "Kaç oldu asker" diye gürce bağırdım "Sıfır komutanım" hepsinin gür sesi karargahı inletirken çektikleri 186'cı şınavdalardı aslında fakat her sorumda aynı cevabı almam yüzümde ufak bir tebessüme sebep oldu. Şimdi sizler bizim kim olduğumuzu merak ediyorsunuzdur.Bizler görünmeyen bilinmeyen hiç duyulmamış olanlarız Bizler ALPLERİZ ASTEĞMEN EMİN USLU TEĞMEN RÜZGAR DOĞAN TEĞMEN GALİP YILDIZ ÜSTEĞMEN HİLAL KİRMEN ÜSTEĞMEN OĞUZ SUSKUN KIDEMLİ ÜSTEĞMEN BİGE SAVAŞÇI VE BENYÜZBAŞI ARCA ÜLGEN Bizler Alp timiyiz TSK'da bulunan en iyi ilk 3'te olan ordunun bilinen korkusuz Alpleriyiz…

KAYAN YILDIZ

KAYAN YILDIZ

9,532 705 33

••"Neden Arya?"Buz gibi olan vücudum sıcak nefesiyle buluşunca titrememe neden olmuştu.Yaşlı gözlerimi söylediği sözlerle Kuzey'e çevirmiş ve hayranlıkla bakmaya başlamıştım bu sefer kusursuz yüzüne. Kahverengi saçlarıyla uyumlu koyu kahve gözleri ile mükemmeldi. Ve tüm yaşananlara rağmen hala benim bu hayattaki tek yönümdü."Sonu mutlu biten hikayelerden biri olmamıza izin ver." Yalvaran sesiyle tekrar fısıldadığında bu sefer dolu dolu olan mavilerimi onun gözlerine çevirerek yanıt vermiştim."Hayallerin gerçekleşebileceğini vaat ettiler. Ancak kabusların da hayalleri olduğunu söylemeyi unuttular."O an zorlukla yutkunmuş ve derin bir nefes alarak can yakan sözlerime yenilerini eklemiştim."Onların hayalleri asla gerçekleşemeyecek. Bundan böyle bizim hikayemiz hiçbir zaman gerçek olamayacak."Son olarak gözlerimle yüzünün her bir noktasını incelemiş ardından da buruk bir şekilde gülümsemiştim."Çünkü artık bizim hikayemiz gerçek olamayacak kadar imkansız Kuzey."••Spotify çalma listesine Kayan Yıldız adıyla ulaşabilirsiniz.…

SUYA ATLAMAK (mesaj atıyor)

SUYA ATLAMAK (mesaj atıyor)

423 32 17

Suya atlamak,yalnızlığı kabullenmekle beraberhapis bir şekilde yaşamaktır.Suya atlamak,seni sevmek belki desevmeye çalışmak gibiydi.Suya atlamak,kalp kırıklıklarını bir köşeye bırakıponarılmayacak başka bir kalbi sevmek gibiydi.Su sendin belki ama o suya atlayan bendim.Kalbine her seferinde koşan bendim. Koşmayı unutmuş ben.Yürümek varken koşan ben.Senin görmediğin gerçekleri gören ben gibi.Olsun, varsın ama bittik.…

RUHUN BEDENLERLE DANSI | bxb

RUHUN BEDENLERLE DANSI | bxb

32,394 2,331 16

[TAMAMLANDI] Ruhun bedenden ayrılması; farklı hayatlar, farklı karakterler, farklı hisler ve farklı aşklar... Bunun sonucunda ne gibi değişikliklere sebep olacak? Kaderimizin yönü değişecek mi? Ruhum bedenine geri dönecek mi..?Başlangıç -Bitiş: 27.07.2021 - 31.08.2021…

Kelebeğin İzi

Kelebeğin İzi

29,328 623 16

Alaz, usulca elini yanında uyuyan Asi'nin karnına doğru indirdi avucunda hissettiği sertlik ve şişlik harici hareketliği sonucu canı sıkıldı, çok sıkıldı. Yüzünü henüz ne olduklarını kestiremediği tek netliğin çocuğunun annesi sıfatı olan kız'ın karnına hizaladı ve kısık bir tonda fısıldamaya başladı. "Şşt, ufaklık!" "Anneyi üzeni fena kafaya takarım biliyorsun, şimdi uslu bir bebek ol ve uyu!"…

Gerçek Yüzler

Gerçek Yüzler

1,006 48 15

Biz yedi kişiydik ve aramızdan birisi katildi belki de değildi. Biz yedi kişiydik ve bu grup ya ölümle dağılacaktı ya arkadaşlıkla. Biz yedi kişiydik ve bir kızın ölümüne şahit olmuştuk. Biz bir kızı ikinci kere öldürmüştük. Biz yedi kişiydik, bir kızın hayallerini iki kez öldürmüştük ama toprak atmamıştık. Şimdi ne olacaktı diye soruyordum kendime ama yanıtını bile bilmiyordum. Biz yedi kişiydik, bir yağmurun altında terk edilmiş çocuklar gibi ortada çaresiz kalmıştık. Biz yetişkin yedi kişiydik ve biz çocuklar gibi korkuyorduk.…

Sezen

Sezen

29 10 5

Araba evin önüne gelmişti bile. Önce abime döndüm. "Herkes evdedir dimi sürprizi bozmayalım." Ellerim titremeye başlamıştı. Gergin olunca bütün vücudum titrerdi. Ve şu an acayip gergindim. "Merak etme herkes kahvaltıyı hazırlıyordur. Hadi sen in yavaşça, ben arabayı garaja park edip geleyim." Yavaşça kafamı salladım ve titreyen ellerimle kapının kulpunu tutup kapıyı açtım. Dışarı adım atmamla rüzgâr belime kadar uzanan saçlarımı uçurmaya başladı. İner inmez sadece durup evimi izledim. Yıllardır burayı sadece telefondan görmüştüm. Yan yana duran iki dublex bina arada sadece ince bir duvar var. Yeşil renk iki güzel ev. Uzun uzun özlemle baktım. İlk geldiğimizde girmek istememiştim içeri. Şimdi sürekli burada kalabilmek için her şeyimi verirdim. Burası benim yuvamdı. Etrafta bir anda bir şarkı ve adım sesleri duydum. "Aman aman, yandım aman kurşun gibi izler, son bakıştaki o gözler kaldı aklımızda..." Sağ tarafıma döndüğümde telefonunu kulağına dayamış şaşkın gözlerle bana bakan Eymen'i gördüm. Kırgınlığım Eymen Demirkan. Olduğum yerde bir adım geri adımladım. İlk olarak onu görmek istemiyordum. Yeşil gözleri titrer gibi oldu ya da ben yanlış gördüm bilmiyorum. "Se-zen?" dedi, sesinde şaşkınlık vardı. O an sesinin titrediğine ilk defa şahit oldum. ...…

VEBA SON DEMANS

VEBA SON DEMANS

157 20 12

Bir zamanlar, uçsuz bucaksız bir ormanda, tüyleriyle görenleri büyüleyecek kadar etkileyeci bir kuş yaşardı. Bu kuş, diğer kuşlara göre daha güçlü ve kurnazdı. Ormandaki en yüksek ağacı kendine yuva yapmış, herkese yukarıdan bakardı. Ona göre güçlü olanlar kazanır, zayıflar ise kaybetmeye mahkûmdu.Bir gün, ormanda bir güvercin sürüsü saldırıya uğradı. Bir kartal, sürünün üzerine çullanmış, birkaç güvercini yakalamıştı. Yaralanan bir güvercin, zor bela kaçıp bu büyüleyici güzellikte ki kuşun ağacına sığındı."Ne olur, bana yardım et," diye yalvardı güvercin. "Yaralarımı sarmazsam öleceğim."Kuş, güvercine tepeden baktı. "Zayıfsan kaybedersin," dedi soğuk bir sesle. "Beni ilgilendirmez."Ama güvercin yılmadı. "Bir gün sen de kanayabilirsin. O zaman ne yapacaksın?"Bu sözler kuşu düşündürdü. Hayatında hiç yara almamıştı ama ya bir gün o da düşerse? Sonunda içindeki merhamet ağır bastı ve güvercini yuvasına aldı. Ona su verdi, yaralarını temizledi. Güvercin günler içinde iyileşti ve uçmaya başladı.Güvercin vedalaşırken, "Unutma," dedi. "Birbirimize yardım edersek iyileşiriz."Kuş bütün algılarını yerle bir eden güvercine son kez baktı ve ardından onu yolcu ederek yuvasına geri döndü. Döndü ama yuvasını yerinde bulamadı. Asırlar geçti, her şey değişti ve zaman tersine aktı. Kuşun türü gökdoğandı. Orse'de adına Kuç Uçuran dediler. Önceleri sadece bie efsaneydi, sonraları gerçeğe dönüştü.İhanet, dostun bıçağıyla açılan yaradır; kapanır ama izi silinmez teninden. Acı, ihanetin bıraktığı izdir; zaman geçse de kalpte hep gölgesi kalır. Ölüm, acının son durağıdır; ama ihanetin bıraktığı iz, mazarın ötesine bile taşınır. İhanetin izini unutma.Acının gölgesini gözden kaçırma.Ölüm son durağın bunu hatırla.Ve bil ki, bütün bir ömür heba oldu yolunda. Sırf…

GÖÇÜK(TAMAMLANDI)

GÖÇÜK(TAMAMLANDI)

8,047 977 16

Karadeniz, hırçın suları, suları kadar hırçın havası ve koca yürekli insanları ile ülkenin incisi. Ama bu defa bir felaketle baş başa kalan bu nadide inci bakalım neler yapacak. Ha bir de narin bedeni, ürkek yapısı ile olanların günah keçisi yapılmaya çalışan Semih mühendis ve Karadenizli itfaiyecimiz Temel reis var. Onlar bu zor sınavda hem kendileri hem de göçükle savaşacaklar. Rast gele... KAPAK İÇİN uykuperisi_up a çok teşekkür ederim.…

Library

Library

5,890 1,003 39

Jungkook kütüphanenin rafları arasında yanlışlıkla bulduğu bu günlüğü bakınmak için okumaya başladığında kelimenin tam anlamıyla aşık olmuştu. Günlüğün sahibi kendi ve yaşamı hakkında her şeyi günlüğe çok güzel bir şekilde aktarmıştı. Jungkook yazılırkenki tüm hisleri neredeyse hissediyordu. Sayfaları hızla çevirirken son sayfasına geldiğini şimdi fark etmişti. Son sayfasını çevirdiğinde gördüğü şey şokla ağzını açık bırakmış ve gözlerini doldurmuştu."Güle güle dünya. -Kim Taehyung (1962-1986)" "24! Öldüğünde sadece 24 yaşındaymış!" Gözlerinde biriken yaşlarla ağzından döküldü kelimeler. Üzgün ve kırılmış hissetti Jungkook. Onu tanımıyordu ama okuduklarıyla onunla yaşamış ve yakınıymış gibi hissetmişti. "Ne veya kim öldürdü seni..Neden daha fazla dayanamadın? Ama Kim Taehyung eğer yanında olsaydım gitmene asla izin vermezdim.." Son sayfaya tutturulmuş fotoğrafa baktı ve gözyaşı daha fazla dayanamayıp düştü. Gözyaşı günlüğe değdiği an etraf güneşten bile daha fazla aydınlanıp parıldadı..…

ZAMANSIZ

ZAMANSIZ

199 27 27

Işıklarda durmuş yeşilin yanmasını beklerken bir anda ilham geldi."59 dakika" severlerin gözbebeği Neriman Ateş muhteşem bir macerayla geri dönmeliydi.İlk cümle, ilk paragraf derken eve geçip heyecanla yazdım eskizlerini. Sonrası hikayemi tamamlamak biraz da farklı koşuşturmalar nedeniyle zaman aldı. Ama bugün çok içime sinen bir bölümle yayındayız.Global bir tezgah. Tuhaf bir alışveriş. Ne idüğü belirsiz adamlar... Sürprizlerle dolu bu macera sizi son ana kadar merakta tutacak.…

[✔]-[BL] The People Who're Supposed To Kill Me Fell For Me Instead

[✔]-[BL] The People Who're Supposed To Kill Me Fell For Me Instead

3,890 501 123

[ÇEVİRİ TAMAMLANDI]Türkçe ismi: Beni Öldürmesi Gereken İnsanlar Onun Yerine Bana Aşık Oldular说好要杀我的人都看上我了[快穿]Yazar(lar): 酒矣 [Wine/Şarap]Bölüm sayısı: 123 bölüm (Tamamlandı)Tanıtım:Romanında top yemi olmak nasıl bir duygu?Sayısız romanını berbat sonlarla mahvettikten sonra,Sonunda intikamını alan Gu Yan anladı.Cennet kimseyi bağışlamadı.Küçük hayatını korumak için Gu Yan, kendi pisliğini özenle temizlemek için gönderildi.Ancak, 'temizliğinin' çok kapsamlı olmasını asla beklemiyordu.Onu öldürdüğü sanılan adamın diz çöküp bir yüzük çıkardığını görünce ona, "Evlen benimle."Gu Yan: "..."…

Hazbin Hotel Pirate Au/ Tamamlandı

Hazbin Hotel Pirate Au/ Tamamlandı

926 185 20

↝Hazbin Hotel Korsan Au /TAMAMLANDI ↝ "Morgone'lar ya da Ölüm Tacirleri seçtikleri özel insanların ruhlarını toplarlar. Bazen rastgele insanlarla beslenirken ama ruhunu özenle topladığı kişileri kendilerinden biri yaparlar. Amaçları cennetin onlara kilitli kapılarını açmak için bir ordu yapmaktır."- - - - - - - - -"Tek bir şart var bu kuleyi kıracak,Kraliyet kanı, gün ışığında akacakEn saf duygular, açığa çıkacakAile bağları, derinden kurulacakKayıp korsan, özgürlüğü tadacak"---Hazbin Hotel ama herkes korsan!Detaylar ilk açıklama bölümünde!…

Daugther of Rogers

Daugther of Rogers

534 66 9

Sandalyelere karşılıklı olarak bağlanmış iki asker dikkatle birbirlerine bakarlarken içeriye intikamcıların üç üyesi girmişti Tony, Steve ve Natasha. "Bağlı olduğunuz cihaz her yalanınızı ortaya çıkaracak." Tony'nin cümlesi üzerine iki asker birbirine bakıp gülmüştü. "Geçmişine dair ne biliyorsun?" Steve'in sorusu sandalyeye bağlanmış olan sarışın kadınaydı. "Her şeyi." Natasha ekrana baktıktan sonra bakışları Steve'e doğru dönmüştü. "Doğru." "Anlat." Tony konuştuğunda kadın bakışlarını ona doğru çevirdiğinde mavi gözlerindeki duyguları ayırt etmek oldukça zordu. "Şakaydı, bilmiyorum." Natasha'nın bakışları tekrar ekrana döndüğünde kaşlarını çatmıştı. "Ve bu da doğru." "Gerçekten bunun işe yarayacağını mı düşündünüz? Tahmin bile edemeyeceğiniz eğitimler almış iki ajanı bla bla makinesine bağlamak pekte mantıklı değil." "Steve'in kızı olduğu şüpheli." Tony alayla konuştuğunda Steve'in bakışları sandalyede oturan kadını bulmuştu. "Peggy'le uzun süreli ilişkimiz olmamıştı, ayrıca doğru olsaydı Peggy onu asla bırakmazdı." "Sonuç olarak ilişkiniz oldu Steve, dna testi yanılmaz. Özellikle benim yaptığımın yanılma ihtimali bile yok." Steve derin nefes alıp bir kaç adımla sarışın kadına yakınlaştıktan sonra yüzünü onun yüzüne doğru eğdiğinde saçını kulağının arkasına sıkıştırınca karşı sandalyede oturan adam hızla demir kolunu çeker kolunu zincilerden kurtardığında diğer elindeki kelepçeyi kırdıktan sonra Steve'e hamle şansı tanımadan boğazından tuttuğu gibi duvara yaslayıp dişlerinin arasından sinirle konuştu. "Ona bir daha dokunursan seni öldürürüm."…

PATRONUN KARISI ( + 18 )

PATRONUN KARISI ( + 18 )

9,408 80 8

Spoiler! Artık sinirlendiği burun deliklerinden belli olan Güliz tekrar bana dönerek çatık kaşlarla bağıracakken Ümit Bey' in odasından bir ses geldi. Daha doğrusu inleme. -"Ahh! Ümitt!" Güliz de ben de aynı anda donakalırken tekrar bir ses daha geldi. Ama bu defa tınısından anlaşılıyordu ki bu ses diğer kadınındı.-" Ohh! Sen kadınları doyurmayı biliyorusun. Karın çok şanslı olmalı. Sulandı her yanım" Sonra kıkırdamalar ve Ümit Bey' in sesi duyuldu. -"Siz yeterki hep benle olun. Ben size sonuna kadar böyle hizmet veririm." Sonra yine kıkırdamalar. Güliz yani Ümit Bey'in karısı olan Güliz Hanım bana öfkeli bir bakış daha attıktan sonra- sanırım içeride olup biteni benim bildiğimi sanıyordu- hızı adımlarla odaya devam etti. ( Beğeni ve yorum gelirse daha neler olacak neler. Ah hovarda Ümit!😂) Not: Her yüz kişi okunma ve belirli beğeniden sonra yeni bölüm atacağım. Bu yüzden sizlerin yorumları ve beğenileri önemli. Desteklerinizi esirgemeyin🙏🏻…

Algol || Marauders Era

Algol || Marauders Era

488 61 10

Algol || Şeytan Yıldızı Liam Elaf fantastik kitaplara ve filmlere bayılan, müzikler hakkında saatlerce konuşabilen sıradan bir üniversite öğrencisi. Finalleri bittikten sonra oda arkadaşlarının partiye gitmesini fırsat bilerek yurt odasında Harry Potter maratonu yapmaya karar verir. Maraton için hazırladığı abur cuburların hepsini sınav stresinden dolayı yediğini unutması sadece küçük bir aksilik. Bu yüzden Liam en sevdiği yiyecekleri almak için dışarı çıktığında, kendi yurt arkadaşı tarafından öldürülmeyi kesinlikle beklemiyordu.Bir an ölü bedenine bakarken diğer an sıkışık karanlık bir delikte boğulmak üzere bulur kendini. Tekrar öleceğini düşünürken hayatta kalır. Liam'ın neredeyse ikinci kez ölmek olarak nitelendirdiği şey aslında en eski ve asil saf kan ailelerinden biri olan Black ailesinin en büyük çocuğu olarak doğmaktı. Ne yazık ki doğar doğmaz bazı sorunlarla karşılaştı. Black ailesinin mirası olan siyah saçların ve gri gözlerin aksine bembeyaz saçlara ve masmavi gözlere sahipti. Üstüne üstlük doğar doğmaz büyük çaplı bir sihir patlamasına sebep oldu. Liam yeni adıyla Algol, sahip olduğu bu hayata adapte olmak ve ilgisiz bir baba olan Orion ile kaçık bir anne olarak tasvir edilen Walburga'yla mücade etmek zorunda. Üstüne üstlük doğacak olan iki küçük kardeşini onların tacizlerinden kurtarmak için büyük bir sorumluluk duygusu hissediyordu. Ayrıyette 22 yıllık hayatındaki tek başarısı üniversiteye gitmekti. Bu yüzden ona verilen bu 2. şansla tüm büyücülük dünyasını kurtaracaktı.…

Smeraldo'ma

Smeraldo'ma

78 8 10

"Yıldızların parlaklığına sahip olduğumu sandınız; oysa ben, yalnızca toprağın derinliklerinde, güneşin yüzüne hasret kalmış bir çiçekçiyim. Göğe ulaşmak benim hayalim değil; çünkü köklerim, çamurun içinde, karanlık bir gerçekliğe sıkı sıkıya bağlı. Benim yerim, yıldızların ışığında parlayan bir sahne değil; gölgelerle örtülmüş, sessizce büyümeyi bekleyen bir köşe. Siz, gökyüzüne bakıp yıldızları gördünüz, bense yalnızca ellerimdeki toprağı. Herkesin gökyüzüne uzandığı bir dünyada, ben yalnızca kırılgan yapraklarımı açacak cesareti arayan bir çiçekçiyim; belki de asla göğe ulaşamayacağım, ama her halükarda köklerimle yaşamı hissedip büyümeye devam edeceğim."…